Stranger Than Fıction 2006 (Lütfen Beni Öldürme)

SİNEMA GÜNLÜĞÜ 209.FİLM   

Bu aralar yine yoğun bir çalışma düzenini, yaz tatili ve pandemi süreci ile sürdürme gayreti içindeyim. Bu gün zoom dersimizde Yeşim Hoca'nın önerdiği sitede dolaşırken hissettiklerimi anlatıyordum ki, arkadaşlardan biri bu filmi önerdi. İzleyecek vaktim yoktu ama yazı ile ilgili olunca programımı kaydırıp öncelik sırası verdim. 

Oysa izlenmiş ve yazılmayı bekleyen bir sürü filmim vardı. Çok detaylı yazıp spoiler vermeyeceğim zaten. Yazı ile ilginiz varsa filmi de merakla izlersiniz. Ama sonra bu yazı sürecinizi etkileyebilir. 

TERLİK GELİYOR TERLİK

 




"Kaç kere söyleyeceğim size, denizin kumunu eve getirmeyin, o terlikleri bahçede yıka öyle gir içeri, canımı sıkmayın artık" dedikten sonra telefona döndü "Ay yeter bütün gün peşlerini topluyorum, vallahi eziyet yazlığa gelmek. Bir yandan sıcak, hiç esmiyor bu sene bir yandan sivrisinekler. Hem buraların hiç tadı kalmadı; eskiden komşularla otururduk akşamları ne güzeldi bizim site. Şimdilerde hiçbiri gelmiyor. Yan ev vardı ya, hani hepimizi güldüren, balık etli, iki çocuklu Ankaralı Nermin, işte onlar da artık gelemiyormuş uzak ya zor geliyor diyor, kiraya vermişler bu sene. İki tane izbandut gibi adam geldi, akşamları kadın da getiriyorlar. Her gün her gün mangal... İnan dumanından oturamıyorum bahçede. İçtikçe de sapıtıyorlar, şarkılar desen bir garip geçen akşam bir tanesini on kere üst üste çaldılar. Sonra onlar yatıp zıbardı benim kafamda sabaha kadar döndü şarkı “Aşk Bodrum’da yaşanıyor güzelim“ miydi, ay Bodrum’a gitseydiniz, ne işiniz var burada. Diyemiyosun tabi. Mehmet işi uzadı mı gelmiyor, kadın başıma elin adamlarıyla uğraşamam, mecbur katlanıyoruz. Sabah güvenliğe söyledim, yönetime söyle abla dedi geçti. Yeşimler de gelmemiş bu yıl yurt dışına gittiler dedi temizlik görevlisi. Tam karşımızdaki iki ev satılmış ama hala gelen giden yok. derken içeri seslendi.

Siyah mısın, beyaz mı?



Siyah mısın beyaz mı? Beyaz üstünde siyah, siyah üstünde beyaz mı daha güzeldir? Güzellik göreceliyse gördüklerin güzel mi çirkin midir karar veren kalbin midir? Şimdiye kadar gördüklerin mi? 

Gece Yolculuğu Bir Ömer Kavur Filmi

SİNEMA GÜNLÜĞÜ 208.FİLM   


Merhaba 
Buraya tıklayarak film analizimi okuyabilirsiniz ... Daha önceki yazılar için yazı-yorum. Net sayfasından arama özelliğini kullanabilirsiniz. İyi seyirler, iyi okumalar.



KARAKOMİK 1-2 Cem Yılmaz


  

SİNEMA GÜNLÜĞÜ 205-206. FİLM   

Cem Yılmaz'ı severim. Kim ne derse desin, ne şekilde taklit ederse etsin güldürüde ondan iyisi yok. 

Filmleri de Türk sinemasının festival filmleri kategorisini hariç tutarsak diğer yapımlara kıyasla çok başarılı. Hele komedi filmlerine bakarsak son derece kaliteli. Ekibi her zaman sağlam. Senaryosu yaratıcı. 

Ama ülke öyle bir mutsuzluk ve bıkkınlık günlerinden geçiyor, insanlara, hayvanlara, ormanlara, denizlere karşı öyle suçlar işleniyor ki, Cem Yılmaz bile güldürmekten vazgeçti. Karakomik denen bir tarzı sinema dünyasına kazandırdı. Dört bölümden oluşan karakomik serisinde kaybedenlerin yani bu toprağın evlatlarının hikayelerini görüyoruz. 

Karakomik 1'in detaylarını buradan okuyabilirsiniz. Tıklayınız.    

Şunu söylemek istiyorum, ilkindeki iki orta metrajlı film mi ikinci Karakomik mi derseniz iki derim. Özellikle yetenek yarışmaları, evlilik yarışmalarının olduğu Emanet isimli ikinci bölüm çok televizyon seyreden bir topluma getirilmiş şahane bir eleştiri.
Bütün filmlerde müzikler de çok güzel.

İlk kısımda Deli isimli film ise "Ağzından çıkan kaderindir" gerçeğini anlatıyor. Yanlış adli vaka çözümü ile harcanmış bir ömür de diyebiliriz.    

Hasıl-ı kelam rahatlıkla izlenecek yapımlar. Özellikle son dönemlerde çekilen yeni Türk filmlerine göre son derece başarılı.

Cem Yılmaz ve Netflix'e teşekkürler.  


Şiddetsiz



-Muşambanın altını aldın mı?
-Tabi anne süpürdüm sildim balkona çıkarıp kuruttum bile, deyince annesi;
-Aslanım benim, diye sırtına vurdu. Cılız kız az daha yere kapaklanıyordu.
“Aslan abim askerden gelse de şu muhabbet bitse” diye iç geçirdi. Annesinin abisine düşkünlüğü herkesin malumuydu ama lafı her ona getirişinde bir kez daha görünmez oluyordu Fidan. Gün geçtikçe kuruyordu; abisi dönse hem evin işlerinin ucundan tutar hem de Fidan’a sevgiyle sarılırdı. Onu çarşıya götürür, hatta pide bile ısmarlardı. 
.
“Ah Gurbet ah aslanım“ diye iç çeken annesi sigarasını alıp camın kenarına doğru giderken Fidan mutfağa koştu. İki fincan kahve pişirdi. Birden cesaret bulup annesinin karşısındaki koltuğa oturdu. 
Annesi hayrola der gibi baktı. 
-Abimi çok özledim be anne dedi iç çekti. Kadın dertlenip bitmek üzere olan sigarasından son nefesi çekti yenisini yaktı. 

-Eline sağlık ne güzel olmuş bu kahve deyince fidan o cesaretle sigara paketine doğru elini uzatmıştı ki annesi hızlı davranıp eline vurdu. Kırarım kemiklerini diyerek gözlerini patlattı. 
Fidan,
-Aslan abim olsa uzatırdı paketi deyince okkalı bir tokat suratına indi. 
-Ah be abi diye inleyen Fidan, elinde fincanlar mutfağa doğru giderken gözyaşları sicim olmuş firar etmekteydi. 
10/06/2020

#altıdakikayazıları 
#handankilic 
#küçüreköykü #mandala 
#kadınaşiddetehayır #istanbulsözleşmesiyaşatır
 

Yazı-Yorum Dergi'nin canlı yayın konuğu oldum

  Merhaba, Yazı-yorum Dergide 6 yıl boyunca düzenli yazdım. Bir nevi evimdi. İki yaşından sekiz yaşına gelirken beraberdim. Sinema eleştiril...