Gurbet



Hayatımın yarısından fazlası gurbette geçti. Gurbet, gariplik demek. Ben bir garibim yani. Hep özleyen, uzakta olan, mesafeleri kaldıran akıllı telefonlar çıkmadan çok önce bu yola giren, hala da, hasret, göbek adı olmuş bir yolcuyum.

Acil durumlarda, yaş gününde, bazen bayramda, seyranda yalnız olmak demektir gurbet. Hafta sonları Pazar kahvaltısına annelerine giden arkadaşlarına özenmektir. Her işin altından yalnız kalkmayı öğrenmektir. Ailenizden ödünç araba, hatta birazcık kendinize ait bir zaman için bile destek isteyememektir.


Hasta olmamak için dua etmektir gurbet. Ne size bir çorba yapacak anneniz, ne çocuğunuzu emanet edebileceğiniz bir akrabanız vardır. Canınız sıkılsa hadi beraber çıkıp gezelim diyecek kardeşiniz olmaz. Yanınızda çocuk olmadan geçireceğiniz bir zamanınız da olmaz. Aniden kapı çalınıp elinde bir pasta ile gelen kuzen ancak hayaldir.

Çocukluk, ilk gençlik arkadaşlarınız uzaktadır. Yer değiştirdikçe, taşındıkça yeni çevrelere girmek zorunda kalınır. Bir zaman sonra yeniden başlamaktan yorulur insan. Çocuğun arkadaşlarından kopar ve bunun faturasını sana keser. Kuzenlerinden de uzaktadır. Onun doğum günleri de aileden, anane, babaanne, dedelerden teyze ve amcalardan uzakta geçer.

Memlekete gittiğinde onlarla çok yaklaşırsa gurbete, eve dönünce özler. Uzak durursa yabancılaşır. İki durumda da siz çözmeye çalışırsınız sorunlarını, kendi içinizde dindiremediğiniz gurbet sancısına rağmen. Hasta da olsanız, dertli de çocuğunuz için ayakta kalırsınız. Çocuk da yaparım kariyer de diye yola çıkarsanız kreşlerde, bakıcılarda büyüyen çocuk tam kariyerinizden verim aldığınız dönemde büyür ve beni terk ettin, işten başka şeyi görmedi gözün diye intikamını alır sözlerle. Ama aile büyüklerince yetiştirilen çocuklar daha rahat olurlar. Şımarma hakları vardır mesela, ailesine karşı geldiğinde sığınacakları bir başka evleri vardır. Anne babaların da sürekli ebeveynlik görevi yerine evlat olma özgürlükleri vardır, memleketlerinde.

Evet evet, özgürlük yapmak istemediğiniz şeyleri yapmamak ise gurbetteki insan bir açıdan tutsaktır da. Seçimlerinin bedelini yalnız öder. Çoğu zaman seçmediklerinin de…  

Şanslıysanız gurbette arkadaşlarınız, komşularınız olur. Ya onlar da çocuk gürültüsünden hoşlanmayan, yaşı, yaşam tarzı sizden başka insanlar olursa derdinize dert katar gurbet.   

İhtiyaçtan fazla olan her şey için zehir derler. Sanırım ben artık zehirle doldum. Yalnızlıktan, kimsesiz geçen zamanlardan, gurbetten, vefasız dostlardan, ah gurbette olmasanız şöyle olurdu böyle olurdu diye martaval okuyanlardan yoruldum.

Gurbet yabancılıktır. Bir zaman sonra ne gittiğin yere ait olursun ne de dönsen memleketin sana yurt olur. İnsanlar, yani en yakınların, arkadaşların sensiz bir hayat kurmuştur ve yerini yadırgayan bir çiçek gibi kalırsın. Suyun olsa güneşin denk gelmez, toprağın olsa rüzgarını bulamaz ve rahatsız hissedersin kendini. Evim dediğin yerde bile odalar, eşyalar senin varlığın gözetilmeden düzenlenmiştir. Hayat sensiz de gayet güzel akıyordur. Senin içinden geçen ırmağın rengi ise hüzünle dolu bir kahverengidir.

Ve o vakit anlarsın ki, gurbet senin içinde. Ve nerede olsan fark etmeyecek hayat…  

Handan Kılıç

08/07/2020 01:20   


Not: Bu yazı sanal yazı evinde Silvia Arsebük'le Arketip Atölyesi çalışması olarak yazılmıştır.

16 yorum:

  1. Gurbetin ne olduğunu bu kadar güçlü hissettiğim ne bir yazı okudum ne de film seyrettim. Kalemin ve yüreğin ne güzel akmış. Zeval gelmesin...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok sağol Gizem
      Yüksek dozda gurbet alınca yüksek de hassaslıkla şanssızlık birleşince böyle oluyor sanırım

      Sil
  2. Yerini yadırgayan bir çiçek gibi kalmak...🥀

    YanıtlaSil
  3. Gurbet yabanciliktir, hiçbir yere ait olmamaktır... Yaşayanlar çok iyi bilir. harika bir yazı olmuş handan hanim... kaleminize sağlık...

    YanıtlaSil
  4. Bazen gurbette olmak iyidir. Özlem olsa da gurbetin de artıları yok değil hani.

    YanıtlaSil
  5. Eskiden çok daha şiddetliydi gurbetin acısı tabii. Nasılsın demek en azından bir hafta sonra ulaşırdı muhatabına. İyiyim karşılığını almak da bir hafta sürerdi en iyi ihtimalle. Ama yine de insan doğduğu çevreyi özlüyor, arıyor.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. sormayın biz mektubu da gördük şimdi görüntülü aramalarla yanında gibi herkes
      özlenmez mi, seven sevdiğini özler, her kalp taşıyan da sever

      Sil
  6. yakında uzak olmak da ayrı bi gurbetliktir.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. o da ayrı bir duygu ve çok şiddetli hissedilir çünkü acıyı ve hazzı yakınlarımızdan algılarız.

      Sil
  7. Evet gurbet içimizde. Çok etkileyici bir yazı, çok beğendim, birçok kişinin hislerine tercüman olunmuş. "..Bir zaman sonra ne gittiğin yere ait olursun ne de dönsen memleketin sana yurt olur. İnsanlar, yani en yakınların, arkadaşların sensiz bir hayat kurmuştur ve yerini yadırgayan bir çiçek gibi kalırsın. Suyun olsa güneşin denk gelmez, toprağın olsa rüzgarını bulamaz ve rahatsız hissedersin kendini. Evim dediğin yerde bile odalar, eşyalar senin varlığın gözetilmeden düzenlenmiştir."....ra

    YanıtlaSil
  8. Sılayı ne bilecektik gurbet olmasaydı.

    YanıtlaSil

Kuş Uçuşu Üzerine Bir Değerlendirme (Netflix)

 " Bu bir av ve avcı hikayesidir. Ormanda gizlenen bir aslan ve yüksekten uçan avcı bir kuşun hikayesi…." Bu cümleyle başlayan diz...