Doğduktan
sonraki her gün biraz daha yaklaşırken sona tükenmektedir.
Ve ömür boyu bu
hali valizinde şaşkınlık olarak taşır.
“Hayat bir gündür,
o da bugündür” derler elbette ama hayat sayfa sayfadır.
Bazen bir sayfa
korkudur, ele geçirir insanı.
Bazen bir süzgeç
hınçtır, tüketir kalbi.
Bir kalem
sabırdır, mısra mısra şiirler yazdırır.
Bazen bir ev dolusu
heyecandır, içinde cıvıl cıvıl seslerin yükseldiği.
Kimi zaman bir
toplu iğnedir, tahammülsüzlüklerin ele yüze battığı.
Ama bazen de bir
koltuk neşedir, komik bir karakterin herkesi gülüp geçirdiği.
Bazen kıskançlıktır,
söylenmiş sözlerin zincirleme gaflara sebebiyet verdiği.
Hayat bir kakofonidir,
içinden istediğin sesleri duyup diğerlerine sağır kesildiğinde dinlersin senfonini.
Bazen
seçtiklerimizden nefret ederken başımıza gelenlerin iyi ki dedirttiği bir
bilinmezliktir hayat.
Hasıl-ı kelam seçtiklerimizle
yaşadıklarımızı senkronize etmeye çalışmaktır.
Ve sonu elbet
bir memata çıkacaktır.
O kadar da
önemseme kendini.
11.11.22
02:11
Handan Kılıç
* Bu yazı ilk olarak 11.11.22 tarihinde medıum.com adresinde yayınlanmıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder