Şehrin göğe açılan kapıları

 



Bu gün #coronanın ülkemize gelişinin yıldönümü :)) Bunaldık mı, elbette ama sağlık çalışanları kadar değil. Kardeşim misal sekiz aydır boğazı görmedim güya İstanbul'da yaşıyorum dedi. Daha kötü şartlarda çalışanlar da var. Ama bizler de nefeslenmeye hasret kaldık. Ve kendimizi yasakların gevşediği dönemde dışarı attık. Umarım hastalık yayılma hızı ciddi oranda yükselmez ama durum parlak değilmiş.     


Yine de öyle güzeldi ki Bostanlı sahili... Önce çok bulutluydu ama yavaş yavaş güneş yüzünü gösterdi havalar iyice ısındı daha martın başındayız derken bu gün buz gibi 🥶

#izmir işte, günde kaç kere değişir:)) çocuklar paten kayıyor, bisikletliler her yeri sarmış şimdiden. Sweat için bile fazla bir hava sıcaklığı vardı dün, bu gün herkeste palto.

Böyle seyredince etrafı hayat öyle güzel akıyor öyle hafif yaşanıyor ki diyor insan. Ama şu anda hani deniz kıyısına yerleştirilen tek kişilik ayak uzatmalı banklar var ya yalnızlar rıhtımı diye adlandırdığımız hem orada oturan yaşı itibariyle dertsiz diyebileceğimiz gençlerde hem de beraber yürüyenlerde kim bilir ne dertler ne sıkışmışlıklar var içlerinde boğuştukları.

Herkes nefes almak için geliyor denizin kenarına, şehirlerin tavanı var sanki tabandaki çirkinlikleri de yüzeyden göğe doğru yükseldiği için midir bilinmez daraltıyor içimizi.

Buralarda orman kalmadı ama belki yemyeşil korularda dolaşırken bile insana bir yere kapatılmışlık hissiyle dolduruyor şehir. Ama deniz kenarı öyle değil, yer gök geniş üçüncü boyutun hakkını veriyor sanki:) kalbe yeni bir boyut kazandırıyor ve tabi gülümsemeye de:) İyi ki kıyı şeridindeyiz. Çünkü deniz kıyıları adeta, şehrin göğe açılan kapıları...

10/03/2021

Handan Kılıç

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Çam Ağacının Gölgesinde Ekşi Sözlükte

Ekşi Sözlük sürpriziyle karşılaştım bugün.  Oradan verilen linkteki yazı aşağıdadır:  Medium sitesinde yayınlanmıştır.  Teşekkürler Handan K...