SİNEMA GÜNLÜĞÜ 89.FİLM
-Spoiler içerir -
Rise of Empires: Ottoman, 24 Ocak 2020 tarihinde altı bölümlük tek sezonun yayınlandığı, yönetmen koltuğuna Emre Şahin'in oturduğu, senaryosu Celal Şengör ve Emrah Safa Gürkan danışmanlığında; Kelly McPherson tarafından kaleme alınan, tarih ve kurgu türündeki Netflix'in Türk orijinal belgesel dizisini seyrettim.
İlk iki bölümünde bize anlatılan tarihe göre biraz duygusal yaklaştığımdan belki de manevi yönünü zayıf buldum. Fatih çok gergin bir tip olarak çizilmiş. Fevri, inatçı, ergen bir adamın bu kadar başarılı bir yönetici olması, Fatih olması mümkün değildir. Fethi mukaddes görmesinden dolayı uzun yıllar daha çocukluktan beri fetih için kafa yordu. Bir de Osmanlı'da şehzadeler sancaklara gönderilirken her zaman anneleri de çocuklarının başında idi. Bu dizide ciddi bir hata.
Bunun haricinde onun deha düzeyinde zeki olduğu, manevi yönünün de gösterildiği sonraki dört bölümü tek oturuşta izleyince beğendim.
Gelelim oyunculuklara:
Bir strateji dehası olan Fatih'i oynayan Cem Yiğit Üzümoğlu çok başarılıydı. Henüz 26 yaşında olan oyuncu bu ağır rolün altından kolayca kalkmış.
Ve Birkan Sokullu. Dizide Konstantin’in gizli silahı olan Cenevizli paralı asker Giovanni Giustiniani Longo rolünde olan oyuncu, gösterişli yiğit bir adam ve surlu şehirleri savunma konusunda tanınmış bir uzman. Oyunculukta başarısı kadar yakışıklılığı ile de göz dolduruyordu tabi ki.
Selim Bayraktar da Muhteşem Yüzyılda Harem ağası Sümbül Ağa iken burada köklü bir aileden gelen güçlü bir paşayı, Çandarlı Halil Paşa'yı müthiş canlandırmış.
Tuba Büyüküstün de her zamanki güzelliği ve zarafetiyle rolünün hakkını vermişti. Tarihte yeri bu kadar önemli değilse de dizide epey öne çıkarılmış. Belki de erkek egemen bir yapıyı biraz daha görsel, izlenebilir hale getirmek amacıyla senaryo böyle hazırlandı. Ama tarihi gerçeklerde manevi desteği veren sırp üvey annesi değil Akşemsettin idi. Bu karakterin olmaması dizinin en büyük eksiği.
Gelelim dizideki gerçeklere, yapılan eleştirilere...Bunu da bir tarihçiden dinlemek gerek. Bu nedenle buraya Talha Uğurluel'in soruları cevapladığı video linkini bırakıyorum.
Kostümler, dekor açısından son derece başarılı çalışıldığını söyleyen tarihçi senaryoda hatalar olduğundan bahsediyor.
Fatihin annesinin belli olmadığı, annesinden ayrıldığı, dövüldüğü sahnelerin mümkün olmadığını anlatıyor.
Daha detaylı şekilde dönemi merak edenler yukarıdaki linkten dinleyebilir.
İkinci bölümü ise buradan izlenebilir.
İkinci bölümü ise buradan izlenebilir.
Daha iyisi nasıl mümkün diyerek böyle tarihi yapımların artmasını, içerik bakımından daha doğru senaryolarla çalışılmasını dileyelim, Netflix 'e teşekkür edelim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder