
Benim film boyunca gözlemlediğim, şimdilerde pek de rastlamadığımız romantik tutumla, 19 yaşındaki genç kadının tüm engellere rağmen aşkının peşinden gitmesi idi. Sevdiği adamın da bunda katkısı büyük tabi. Tutkusu, vazgeçmeyişi ile aşkın her hal ve şartta büyülü bir şey olduğunu gösterdi.
Jack London'ın Martin Eden adlı romanını çok severim. Tıpkı oradaki kahramanın bahtsızlığı ressamı burada buldu. Bohem bir tarzı yoksul haliyle yaşayan bu iki kahraman hızlı yaşa genç öl kaidesine yenildiler. Bu bağlamda ikisi için de üzüldüm. Belki de hepimiz içindir üzüntüm. Bir laf vardı hani. Bir tahta kaşığın üzerinde görmüştüm ilk defa.
"Tandır kıvama geldi hamur tükendi, işler kıvama geldi ömür tükendi"
Durum budur !Romantik bir drama isteyenlere tavsiye ederim.
Öneriniz için teşekkürler.
YanıtlaSilrica ederim iyi seyirler
Silİlgimi çekti, tanıtım için teşekkürler.
YanıtlaSilgüzeldi, rica ederim
Silooo bu filmi kaçırmışım. resim en sevdiğim sanat. andy garcia ve herzigova ve udo kier. ne kadro beee :) bunu izleyims :)
YanıtlaSilevet hepsi favori izle:) ne güzel bu blog işi birbimizi zenginleştiriyoruz
Sil