OLAN BİTEN

   İçimi acıtıyor olan biten, sanki dünyanın sonu gelmiş gibi.

    Canım bir şey istemiyor. Günbegün artıyor bu isteksizlik.

Boşa kürek çeken bir sürü insan tanıyorum. Dünyanın acısını kalbinde hisseden empatlar biliyorum ama narsistler de her yerde. Her şey şahaneymiş gibi rol yapmasını iyi biliyorlar. Ve canlarının istediği gibi yaşıyorlar.

Elbette hepimizin hayatının merkezinde kendi önceliklerimiz var, olmalı. Çünkü geçen gün ömürdendir, geri gelmeyen tek şey zaman. Yine de iyiler ayrı vadide kötüler ayrı vadide olmalı belki de.

Kimse salt iyi değildir ya da salt kötü değil deriz ancak tercihen bile bile kötülük yapanların iyi tarafları da köreliyor zamanla, bu kesin. Ya hep iyi olmaya çalışanlar? Onların da hatası yok mu? Kötülere kendini kullandırmak iyilik mi büyüklük bende kalsıncılık mı saflık mı ?

Bağ kurduğumuz zaman karşıdakiyle, işin içine duygusal zekâ giriyor. IQ sü düşük olanlara geri zekalı demeyi bilen insan çok. Karşındakinin hayatını ıstırapla dolduranlara bir şey demiyor kimse. Kalpsizlerin, kalpsiz, narsistlerin narsist olduğunu da haykırmalı yüzlerine. Bazen bunu anlayana kadar bile çok zaman geçiyor iyiler için. Çok acı çok gözyaşı çok anlamsızlık birikiyor ve yıllar geçince dudaktan dökülen tek şey ömürden giden vakte bakıp her şey için çok geç oluyor.

Şükür iyilere, veyl olsun kötülere, onlara müsade edenlere…

Handan Kılıç
8 Kasım 2023

handankilic.com açıldı gelsene

Merhaba Ekim merhaba dostlar.

Umarım verimli bir sonbahar geçiririz. Gündemlerden etkilenmeden kendi gündemimizde kaliteli zamanlar yaşama şansımız olur.

Biliyorsunuz ilgi alanlarım çok dallanıp budaklandığından günlük yaşama dair paylaşımlar da yaptığım, kısa yazılar, dizi ve film önerileri eklediğim bazen çizdiklerimi bazen ördüklerimi paylaştığım bu hesap epey renkli ve çeşitli.

Asıl alanım olan yazı için de Instagram uygun bir ortam değil.


Blogum da uzun zamandır çok çeşitli dergilerde yayınlanmış öykü ve denemelerime link bağlantısı barındıran bir arşive dönüştü.

Podcast’lerim de linkleriyle Insatagram hikayelerinde ve blogta.

Ama yoğunlaştığım alan roman olduğundan bundan sonra “yazı işlerine” ☺️ dair paylaşımları  adresimde toplayacağım. Burada da yine kafama göre takılma özgürlüğümden vazgeçmeyeceğim. Algoritmalar reklam dışı içerikleri önümüze çıkarmaz oldu son zamanlarda.

Ben zaten algoritmalar üzerinden kurulan değil gönül bağıyla yürünen yollarda dostluklarınıza talibim.

Bu nedenle sizleri on beş günde bir paylaşım yapacağım, ara ara e-kitaplarımdan hediyeler yollayacağım sakin bir mecraya  handankilic.com  adresime davet ediyorum. 

Resimdeki join the club yazısının altındaki kutucuğa e-mail adresinizi yazarak üye olabilirsiniz. Linki de üst satırda bulabilirsiniz.

Gelin yeni sitemde beraber olalım, mailleşelim, dertleşelim. Bizim dışımızda değişen dünyada kendimiz olarak yaşarken değişime gelişime açık verimli zamanlar geçirelim.

Ayrıca e-mail aboneliği dışında herkese açık bir grup da var. Sayfamın en altında #handankılıc Grubu başlığında bir erkinlik alanı daha var. Oraya da katılabilir diğer üyelerle diyalog kurabilirsiniz.


#wix #wixwebsite #edebiyat #roman #yaratıcıyazarlık #yazı #yazalımgüzelleşelim #yazarınyolculuğu #tavsiyekitap #yazmakgüzeldir #handankılıc #hayatyaziyor #hayatyazıyor #seslenenyazilar #hayatvemandala #handankılıckitaplari #akışınabırak #hayatyazıyorbizoynuyoruz #edebiyat #roman #hayat #camagaciningölgesinde #kitap #kitapagaci #ücretsiz #ücretsizekitap #ücretsizetkinlik #ücretsizeğitim






 

Tavuk mu yumurtadan yumurta mı tavuktan?


 Geçenlerde bir arkadaşım tavuğun hikayesini bilir misin? diyerek anlatmaya başladı. En lezzetli yumurta tavuğun değildir, bıldırcınındır. En büyük yumurta da tavuğun değildir, en besleyici olan da ama yumurta deyince akla tavuk gelir. Çünkü bir yumurtlar, kırk gıdıklar. Diğerleri uçsa da kaçsa da nafile, tavuğun ünü kıtalar aşar. Tartışmalar tavuk mu yumurtadan yumurta mı tavuktan ekseninde döner ve tavuk, yumurtasıyla girdiği hayatlarımızda döneriyle kovasıyla vazgeçilmez olur. 

Düşündüm haklıydı. Ne güzel eserler verenlerin sesi çıkmaz çıksa duyulmazken gölge yazarlar arkasına sığınıp ününü kullanan ve sonuçta çok satan nicesi vardı. Yayınevleri iyi yazarlarına okur kitlesinin sahip çıkmasını beklerken popüler yazarlarının görünürlüğünü arttırmak için billboardlara ilanlar verirdi. Kaz gelecek yerden tavuk esirgenmezdi. 

Okur kitapçı olarak sunulan AVM mağazalarına gidince gördükleri arasından seçim yapar, herkesin aldığına yönelir, neden aldığını sorgulamazdı. Oysa böylesi seçimle alınan kitaplar hep pişmanlıktı. 

Daha önce tecrübe etse de bu yanılgıya yine düşerdi herkes gibi, hepimiz gibi. İyi olmasa televizyona çıkmazdı değil mi? Siz hiç bıldırcın yumurtasının reklamını gördünüz mü? Ama tavuklar da yumurtalar da her yerde.

Tavuk mu yumurtadan çıktı yumurta mı tavuktan bilmiyorum ama müze ışıkları gün ışığından bile iyiymiş. Kesin bilgi yayalım. 

#handankılıc    


    Bu arada yeni podcast yayında. 

Canım benim demek kolay mı? diyoruz.

Tıkla dinle.

Canım Ben'im demek kolay mı?


 Canım Ben'im demek kolay mı?

İkinci sezonun ikinci bölümü yayında. 

Gecenin sessizliğini kaçıramazdım. 

Hızlandırarak dinleyebilirsiniz.

Tıkla, dinle, yorum yaz. 

Dünya Dediğin Suret Pazarı Yazıyorum.net sitesinde

 

Bahçedeki üç su kabağının altında oturuyorum. Bunları gelişirken yüz kalıplarıyla buluşturmuşlar. Sonuçta yüzlü kabaklar oluşmuş, yüzsüz insanlar dünyasında yüzü olan kabak. Adeta suret pazarı.  

Otelin bahçesinde dekor olarak kullanılmış. Bence korkutucu. Aslında hepimizin çokça maskesi var, hayattaki rolünden bile çok. Persona filmini, arketipleri hatırlayınca doğru diyorum o kabaklar bize bu yüzleri hatırlatır. Bir de yüklerimizi. Bazen birinin yük olduğunu, bizi ağırlaştırdığını hayatımızdan gitmeden anlayamayız.

Devamını okumak için tıklayınız.  


Seslenen Yazılar Podcasti yeniden yayında


Merhaba 🌞 

Tam 9 ay sonra Podcast çekmeye yeniden başladım. Bu kadar ara vermiş olmamın bir çok sebebi var. En önemlilerinden biri çevrenin gürültüsü. Bitmeyen tadilat seslerine eklenen, içimin gürültüsü, kitabın heyecanı, yazı çalışmalarının yoğunlaşması, ülkede hiç bir şeyin tadının kalmaması, zamlar, kalabalıklar, aşırı sıcaklar, kalabalık yalnızlıklar da sebepler arasında.

Yine de madem Eylül disipline girme vakti, gecenin üçünde çektim. Hatasıyla sevabıyla bir başlayayım dedim. Seslenen Yazılar dinleyicini bekliyor. Desteklerinizi beklerim.



Podcast’lerim toplamda bu yayınları yapan on ayrı platformda aynı anda yayında. En yaygın kullanımı olan #spotify linkini paylaşıyorum. Tıklayarak dinleyebilir, takibe alarak yenilerine ve eskilerine ulaşabilirsiniz. Yandaki fotoğrafta diğer dokuz platform da var.  İstediğinizden dinleyebilirsiniz. Tıklayın. 


Her şey gönlümüzce olsun.

 

Yazı-Yorum Dergi'nin canlı yayın konuğu oldum

  Merhaba, Yazı-yorum Dergide 6 yıl boyunca düzenli yazdım. Bir nevi evimdi. İki yaşından sekiz yaşına gelirken beraberdim. Sinema eleştiril...