Tavuk mu yumurtadan yumurta mı tavuktan?


 Geçenlerde bir arkadaşım tavuğun hikayesini bilir misin? diyerek anlatmaya başladı. En lezzetli yumurta tavuğun değildir, bıldırcınındır. En büyük yumurta da tavuğun değildir, en besleyici olan da ama yumurta deyince akla tavuk gelir. Çünkü bir yumurtlar, kırk gıdıklar. Diğerleri uçsa da kaçsa da nafile, tavuğun ünü kıtalar aşar. Tartışmalar tavuk mu yumurtadan yumurta mı tavuktan ekseninde döner ve tavuk, yumurtasıyla girdiği hayatlarımızda döneriyle kovasıyla vazgeçilmez olur. 

Düşündüm haklıydı. Ne güzel eserler verenlerin sesi çıkmaz çıksa duyulmazken gölge yazarlar arkasına sığınıp ününü kullanan ve sonuçta çok satan nicesi vardı. Yayınevleri iyi yazarlarına okur kitlesinin sahip çıkmasını beklerken popüler yazarlarının görünürlüğünü arttırmak için billboardlara ilanlar verirdi. Kaz gelecek yerden tavuk esirgenmezdi. 

Okur kitapçı olarak sunulan AVM mağazalarına gidince gördükleri arasından seçim yapar, herkesin aldığına yönelir, neden aldığını sorgulamazdı. Oysa böylesi seçimle alınan kitaplar hep pişmanlıktı. 

Daha önce tecrübe etse de bu yanılgıya yine düşerdi herkes gibi, hepimiz gibi. İyi olmasa televizyona çıkmazdı değil mi? Siz hiç bıldırcın yumurtasının reklamını gördünüz mü? Ama tavuklar da yumurtalar da her yerde.

Tavuk mu yumurtadan çıktı yumurta mı tavuktan bilmiyorum ama müze ışıkları gün ışığından bile iyiymiş. Kesin bilgi yayalım. 

#handankılıc    


    Bu arada yeni podcast yayında. 

Canım benim demek kolay mı? diyoruz.

Tıkla dinle.

Canım Ben'im demek kolay mı?


 Canım Ben'im demek kolay mı?

İkinci sezonun ikinci bölümü yayında. 

Gecenin sessizliğini kaçıramazdım. 

Hızlandırarak dinleyebilirsiniz.

Tıkla, dinle, yorum yaz. 

Dünya Dediğin Suret Pazarı Yazıyorum.net sitesinde

 

Bahçedeki üç su kabağının altında oturuyorum. Bunları gelişirken yüz kalıplarıyla buluşturmuşlar. Sonuçta yüzlü kabaklar oluşmuş, yüzsüz insanlar dünyasında yüzü olan kabak. Adeta suret pazarı.  

Otelin bahçesinde dekor olarak kullanılmış. Bence korkutucu. Aslında hepimizin çokça maskesi var, hayattaki rolünden bile çok. Persona filmini, arketipleri hatırlayınca doğru diyorum o kabaklar bize bu yüzleri hatırlatır. Bir de yüklerimizi. Bazen birinin yük olduğunu, bizi ağırlaştırdığını hayatımızdan gitmeden anlayamayız.

Devamını okumak için tıklayınız.  


Seslenen Yazılar Podcasti yeniden yayında


Merhaba 🌞 

Tam 9 ay sonra Podcast çekmeye yeniden başladım. Bu kadar ara vermiş olmamın bir çok sebebi var. En önemlilerinden biri çevrenin gürültüsü. Bitmeyen tadilat seslerine eklenen, içimin gürültüsü, kitabın heyecanı, yazı çalışmalarının yoğunlaşması, ülkede hiç bir şeyin tadının kalmaması, zamlar, kalabalıklar, aşırı sıcaklar, kalabalık yalnızlıklar da sebepler arasında.

Yine de madem Eylül disipline girme vakti, gecenin üçünde çektim. Hatasıyla sevabıyla bir başlayayım dedim. Seslenen Yazılar dinleyicini bekliyor. Desteklerinizi beklerim.



Podcast’lerim toplamda bu yayınları yapan on ayrı platformda aynı anda yayında. En yaygın kullanımı olan #spotify linkini paylaşıyorum. Tıklayarak dinleyebilir, takibe alarak yenilerine ve eskilerine ulaşabilirsiniz. Yandaki fotoğrafta diğer dokuz platform da var.  İstediğinizden dinleyebilirsiniz. Tıklayın. 


Her şey gönlümüzce olsun.

 

Eve Dönmenin Yolları'ndan Çam Ağacının Gölgesine

Eve dönmenin yolları kitabını çok severim. Vaktiyle yaşadığı yerden siyasi darbe ve sıkı yönetim olunca ailesinin kararıyla ayrılmak zorunda kalan bir çocuğun yıllar sonra o şehre dönmesini ve çocukluk anıları üzerinden o günleri anlatmasını okuruz. Bir kez yerinden ayrılan yerini kaybeder. Giden elbet bir gün döner ama ne kendisi orada yaşamış o insandır ne de şehri aynıdır. Umduklarıyla buldukları arasında hesaplar yapar dönen ve aidiyetlerini arar. Böyle ağır yüklerin, zor konuların çocuk ruhunda bıraktığı hasarların yetişkin olurken bakış açısını belirlemesi bedeli ödenmiş bir kazançtır. Alejandro Zambra bu hali su içme rahatlığında anlatır. Kısa cümleler, vurucu mısralar geçer metinde. Mükemmel bulduğum, yazarına hayran olduğum, ara sıra alıp tekrar tekrar okuduğum bir kitaptır.

Aslında insanın bir kitabı beğenmesi için okuduklarıyla özdeşlik kurması gerekir. Yazılanlar insana dokunmazsa çok değerli bile olsa beğenmez. Bu yüzden, okurun kitaba verdiği anlam kadar içinde bulunduğu ruh hali de önemlidir. Kitapla doğru zamanda tanışmak özdeşlik kurma şansını arttırır. Çok iyi dendiği için listenize aldığınız bir kitap size hitap etmediğinde biraz dinlendirip ruh halimiz değiştiğinde bir şans daha vermek iyi bir yöntem olabilir.

Tanıdıklık hissiyle okuduğum yazarın tüm kitaplarını bitirdim. Ama ilk aşkı “Eve Dönmenin Yolları” ile yaşıyorum hala. Keşke yeniden baskısı olsa. Google Play Kitaplaruygulamasında beraber yer almanın onuruyla dünyanın her yerinden e kitap olarak ulaşmanın mümkün olduğunu hatırlatayım.

 


Çam Ağacının Gölgesinde adlı kitabımı yazmaya başlarken içimdeki domino taşlarına ilk hareketi veren kitaptır Eve Dönmenin Yolları. Bu nedenle bir gün Alejandro Zambra’nın kendi dilinde bu kitabımı ve bundan sonra gelen seriyi okumasını isterim. Bu dileğimiz de burada dursun.

Bütün dünyanın göçlerle sürekli yer değiştirmesi sorunu sadece günümüze ait değil. İnsanlık var olduğu günden beri yurt arıyor kendine. Aidiyetsizlik üzerine yazıldığından hep güncel ve evrensel olan bu konudaki kitabımın şimdilik baskı dili sadece Türkçe. Hem internet kitapçılarından hem de Eve Dönmenin Yolları adlı kitabın da yer aldığı Google Play Kitaplar uygulaması üzerinden e kitap formatında ulaşabilir, uygulamalar aracılığı ile farklı dillere çevirebilirsiniz.

Kitaba dair bir değerlendirme yazısını ve röportajı altı çizili kelimelere tıklayarak okuyabilirsiniz.

Evimizi bulmak, bir ağaç gölgesinde dinlenmek kadar kısa bu hayattan geçerken yüreğe değen eserler bırakmak, okur olarak da öyle eserlerle karşılaşmak dileğiyle iyi okumalar.


Çam Ağacının Gölgesinde Fox Tv İlker Karagöz ile Çalar Saat programındaydı


 Fox Tv İlker Karagöz ile Çalar Saat programındaydım. Çam Ağacının Gölgesinde 4 gün masada yerini aldı. Beşinci gün de tanıtımı yapıldı.

Teşekkürler.




  

Yazı-Yorum Dergi'nin canlı yayın konuğu oldum

  Merhaba, Yazı-yorum Dergide 6 yıl boyunca düzenli yazdım. Bir nevi evimdi. İki yaşından sekiz yaşına gelirken beraberdim. Sinema eleştiril...