Kumdan kaleler gibi kalbimiz


Size bu gün mandalayı bir dua, meditasyon aracı olarak kullanan Budist rahiplerden bahsetmek istiyorum: Rahipler gider kum toplarlar, kuruturlar, boyarlar. Sonra bin bir emekle tapınağın bahçesinde büyük bir resim yaparlarmış, yani mandala çizerlermiş incecik çubukların içinden akıttıkları kumlarla. 


Bu esnada diğer rahipler dualar, ilahiler söylerler ve tabi en başta bir niyet ortaya koyarlarmış. Mesela bütün dünyaya hoşgörü yayılsın diye niyet ederlermiş ve bununla güzel bir resim yaparlarmış kumlardan, açık alana. 

Resim bitince bakarlar, baş rahip gelir süpürge gibi bir fırçayla bütün renkleri birbirine sokar, bu yapılan koca resmi dağıtır, bin bir emekle toplanan kurutulup boyanan kumları birbirine karıştırır, sonra hepsini denize, okyanuslara karışan ırmaklara bırakırlarmış ki oradan dünyaya yayılsın. Denizlerden bütün karalara ulaşsın, dünyada hoşgörü hakim olsun. 
Sonuçla ilgilenmeyen rahipler vazifelerini yapar, sağlam niyetle giriştikleri bu süreçteki ibadetten zevk alır, eserlerine imza bile atmaz, sonra başrahibin dağıtmasına karışmazlarmış. 

Burada öğrenmemiz gereken çok önemli bir hal var: Sonuca değil sürece odaklı yaşıyorlar. Emeklerinin peşinde değiller, yeni bir niyetle başka mandala için ibadete dururken hoşgörü yayılmadı diye vazgeçmezlermiş.
Bırakmayı öğrenmek lazım, süreçten alınan zevki, güzelliklerin keyfini çıkarmayı unutmadan...

Handan Kılıç
06/01/21

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bırak Dağınık Kalsın sitesinde Çam Ağacının Gölgesinde vardı

  *Çam Ağanının Gölgesinde, Handan Kılıç’ın 2022 yılında çıkan romanı. Yazarın bu ilk roman fakat daha önce yayınlamış öyküleri var. Bir ilk...